Ey bütün mevcû-dâtın yaratıcısı ve yaşatıcısı olan Yüce Allahımız! Sen Zât-ı Ecell-i A’lâsına hiçbir arazın ârız olamadığı, gücünü, kuvvetini hiçbir çerçevenin kuşatamadığı ve hiçbir beyanın Kendisini hakkıyla ifade edemediği yegâne Zâtsın! Bütün âleme yerleştirdiği alâmetlerle seyyarelerden zerrele-re kadar topyekün mahlûkat tarafından eksiksiz bilinip tanınan ve varlığı kendinden olan Mevcûd-u Hakîkî de yine Sensin! Hiçbir delil ve hiçbir burhan mevcudiyetini ispata kâfî gelemez. Varlığını, kullarının kalblerine yerleştirdiğin imanla duyuran ve varlık âlemindeki her şeyden daha ayan olan Sensin! Biz, Senin kapıkulların, varlığımızı Sana borçlu olduğumuz gibi, onun devamı da yine Senin devam ettirmenle mümkün olmaktadır. İşte bu hislerle Sana yöneliyor, Sana tevekkül ediyor, kudretinin azametine, ilminin ihatasına, iradenin şümûlüne, sem’ ve basarının da nüfûzuna dayanarak, bize de vahdaniyetinin esrarını duyurmanı istirham ediyoruz. Ruhlarımızı sıfât-ı sübhaniyenin tecellîleri ile pırıl pırıl hâle getir ve kalblerimizi marifetinin nurları ile bütün kirlerden, paslardan ve ahlâk-ı zemîmeden temizle!
yarlığa bizi! ne demek?
yarlığamak bagislamak, affetmek anlamlarinda turkce sozcuk. (kahverengibotlutirtil, 20.09.2003 03:21) "rahman" kelimesinin "esirgemek"* ve "acıyıcı" kelimeleri ile tam olarak karşılan(a)mamasından dolayı kullanılan kelime. ----- rahmân'ı "esirgeyici" diye terceme ettiklerini görüyoruz. halbuki "esirgemek" aslında kıskanmak, yazık etmek mânâsınadır. "benden onu esirgedin." denilir. sonra kıskanılanın korunması, saklanması tabiî olduğundan esirgemek, onun gereği olan korumak mânâsına da kullanılır. "beni esirgemiyorsun." deriz ki, "beni korumuyorsun." demektir. fakat "bana merhamet etmiyorsun." gibi, "bana esirgemiyorsun" denilmez. elemlenmek, acı duymak demek olan acımaktan "acıyıcı" da tatsız ve kusurludur, kuru bir acımak merhamet değildir. merhamet, acı felaketini ortadan kaldırmak ve onun yerine sevinç ve iyiliği koymaya yönelik olan bir iyilik duygusudur ki di
Yorumlar
Yorum Gönder