Allah’ım! Şayet rahmetinle sarıp sarmalamasaydın biz çoktan helak olurduk ve re’fet ve şefkatinle muamele etmeseydin muhakkak hüsrana uğrardık. Allahım! Bendelerin olan bizler şayet Sana –eksik-gedik de olsa– kullukta bulunabiliyorsak bu tamamen Senin iznin, inayetin ve lütfunla olmaktadır. İsyanlarımıza gelince onlar da yine Senin takdirindir ve Sen onların hepsini bilir, görür, duyar ve nezdinde muhafaza edersin.
Ya Rab! Sen de biliyorsun ki, -başta bu âciz benden olmak üzere- irtikâp ettiğimiz bir kısım günahları, cür’etimizden yahut ulu Zâtının ve yüce dininin hukukunu hafife aldığımızdan dolayı işlemedik. Ne çare ki şeytan ayaklarımızı kaydırdı, şeytanın içimizdeki santrali gibi çalışan nefs-i emmare de hep kötülük pompalayıp durdu.
Ya Rab! Sen affetmeyi seven bir kerem sahibisin, bir keremkânîsin. İşte nedamet hisleri içinde kapına geldik ve günahlarımızdan tevbe ediyor, “tevbeler olsun” diyoruz. Ne olur, dualarımızı kabul buyur ve içine düştüğümüz günah ve hatalardan dolayı bizi azaba maruz bırakma.
yarlığa bizi! ne demek?
yarlığamak bagislamak, affetmek anlamlarinda turkce sozcuk. (kahverengibotlutirtil, 20.09.2003 03:21) "rahman" kelimesinin "esirgemek"* ve "acıyıcı" kelimeleri ile tam olarak karşılan(a)mamasından dolayı kullanılan kelime. ----- rahmân'ı "esirgeyici" diye terceme ettiklerini görüyoruz. halbuki "esirgemek" aslında kıskanmak, yazık etmek mânâsınadır. "benden onu esirgedin." denilir. sonra kıskanılanın korunması, saklanması tabiî olduğundan esirgemek, onun gereği olan korumak mânâsına da kullanılır. "beni esirgemiyorsun." deriz ki, "beni korumuyorsun." demektir. fakat "bana merhamet etmiyorsun." gibi, "bana esirgemiyorsun" denilmez. elemlenmek, acı duymak demek olan acımaktan "acıyıcı" da tatsız ve kusurludur, kuru bir acımak merhamet değildir. merhamet, acı felaketini ortadan kaldırmak ve onun yerine sevinç ve iyiliği koymaya yönelik olan bir iyilik duygusudur ki di
Yorumlar
Yorum Gönder